Yazar Sosyolojisi Bağlamında ‘Mustafa Kutlu’ Örneği
Edebiyat sosyolojisinin alt basamağı olan yazar sosyolojisini tanımlamak bu bağlamda Mustafa Kutlu’yu değerlendirmek çalışmamızın temel amacıdır. Edebiyat sosyolojisi, edebiyat ile toplum arasındaki ilişkileri, bu ilişkinin ve edebiyatın topluma yansımalarını inceleyen bir disiplindir. Bu disiplin t...
Saved in:
| Main Authors: | , |
|---|---|
| Format: | Article |
| Language: | Turkish |
| Published: |
Oku Okut Yayınları
2023-08-01
|
| Series: | TSBS Bildiriler Dergisi |
| Subjects: | |
| Online Access: | https://sempozyum.okuokut.org/article/view/423 |
| Tags: |
Add Tag
No Tags, Be the first to tag this record!
|
| Summary: | Edebiyat sosyolojisinin alt basamağı olan yazar sosyolojisini tanımlamak bu bağlamda Mustafa Kutlu’yu değerlendirmek çalışmamızın temel amacıdır. Edebiyat sosyolojisi, edebiyat ile toplum arasındaki ilişkileri, bu ilişkinin ve edebiyatın topluma yansımalarını inceleyen bir disiplindir. Bu disiplin toplum ile edebiyat arasındaki ilişki üzerine kuruludur. Dolayısıyla edebiyat toplumun ifadesi ve yansıması olarak değerlendirilebilir. Edebiyat sosyolojisi kendi içinde dört başlıkta incelenmektedir. Bunlardan biri de yazar sosyolojisidir. Yazar ve yaratıcılık, toplum içinde yazar, zaman içinde yazar olarak alt başlıklara ayrılan yazar sosyolojisi; yazarın çevresi, ailesi, kültürel şartları, ekonomik koşulları, yaşı, cinsiyeti gibi birçok faktör edebi üretimlerini şekillendirmektedir. Yazar ile toplum arasındaki ilişkiyi dikkate alan bu yaklaşımda yazarın ideolojisini topluma nasıl yansıttığı, coğrafi koşulların sanatına etkisinin olup olmadığı gibi unsurların açıklanması hedeflenmiştir. Bu noktada yazarın biyografisine başvurulmaktadır. Çünkü yazar sosyolojisi, edebi metnin gerçekçi analizinde, yazarın biyografisine ait verilerden bağımsız olarak gerçekleştirilemeyeceği kabulünü esas almaktadır. Her yazar toplumun bir parçasıdır ve toplumu eserleriyle yansıtır. Kutlu’nun ‘Kalbin Sesi’ eseri incelendiğinde de bu yansımayı görmek mümkündür. Yazar sosyolojisi noktasında Mustafa Kutlu’yu dikkate almamızın nedeni onun yaşamı ile eserleri arasındaki ilişkinin irdelenmesidir. Müslüman kimliğiyle sorunlara yaklaşan, çözüm yollarını yine bu minvalde üreten yazarın toplumu ‘fildişi kulelerinden’ izlemediğini, doğrudan topluma nüfuz ettiğini görmekteyiz. Erzincan’da doğan, kasaba-köy hayatına vakıf olan Kutlu; İstanbul’a geldikten sonra tabiatla iç içe olma arzusu onu kahvehanelerde, çay bahçelerinde, insanın bol olduğu yerlerde yazmaya sevk etmiştir. Edebî eserin üretim alanı ve yazarın toplumsal yaşamına vurgu yaklaşımı burada karşımıza çıkıyor. Mustafa Kutlu’nun eserlerinin arka planına bakıldığında Kur’an-ı Kerim’i, doğduğu yerin tabiatını, dedesini, depremi ve Nurettin Topçu’yu görmek mümkündür. Teknolojinin insanı bozduğuna inanan öyle ki cep telefonu taşımayan Kutlu, insanı insan yapan değerlerin savunucusu olmuştur. Eserlerini gözlem ve tahlile dayandıran yazar, okura toplumun resmini sunmaktadır. Yazarın hikâyelerine, denemelerine baktığımızda çözüm odaklı yazılar olduğu fark edilmektedir. Nitekim ‘Kalbin Sesi ile Toprağa Dönüş’ kitabı da yine çözüm önerili eserlerinden birisidir. Bu kitabın bir manifesto olduğunu, Amentüye inananlar için yazdığını dile getiren Mustafa Kutlu, teknoloji, bilimsellik, akılcılık gibi kavramların üstün tutuluşunun karşısındadır. Modernizmin insanı hakikat ikliminden uzaklaştırdığına dikkat çeker. Toprağa dönmenin, tabiatla iç içe olmanın vurgusu yapılır. Tabiatla savaşan insan kahraman değil; suyu, havayı, toprağı kirleten, canlıların sonunu getiren bir katil olarak tanımlanır. İnsanoğlunun ancak Hududullah’a riayetle fıtratını bulacağına inanır. Yazarın deyimiyle bu eser onun düşünce dünyasını oluşturan Nurettin Topçu’nun neşvünema bulmuş halidir. Açıklama ve tanımlama yöntemlerinin kullanıldığı çalışmamızda yazarın ‘Kalbin Sesi’ kitabı incelenmiş olup yazarın problemlere çözüm odaklı yaklaşımı tespitlerine varılmıştır. |
|---|---|
| ISSN: | 2980-3543 |