Yeni Yoksulluk ve Hükümlülük: Dışlanma Halinin Çoklu Görünümleri ve Toplumsal İçermenin İmkanları Üzerine
Yeni yoksulluk olgusu, dışlanmanın çok boyutlu ve her boyutta kendini yeniden üreten içeriği ile giderek derin bir biçim alan, kalıcı ve süreklilik gösteren bir nitelik kazanmaktadır. Yeni yoksulluk ve sosyal dışlanma, birbiriyle iç içe geçmiş bir süreçsel durumun ifadesi olarak, birbirlerini...
Saved in:
Main Author: | |
---|---|
Format: | Article |
Language: | English |
Published: |
Selcuk University Press
2021-12-01
|
Series: | Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi |
Subjects: | |
Online Access: | http://sefad.selcuk.edu.tr/sefad/article/view/1362/1079 |
Tags: |
Add Tag
No Tags, Be the first to tag this record!
|
Summary: | Yeni yoksulluk olgusu, dışlanmanın çok boyutlu ve her boyutta kendini yeniden
üreten içeriği ile giderek derin bir biçim alan, kalıcı ve süreklilik gösteren bir nitelik
kazanmaktadır. Yeni yoksulluk ve sosyal dışlanma, birbiriyle iç içe geçmiş bir süreçsel
durumun ifadesi olarak, birbirlerini etkileyen ve tamamlayan olgulardır. Bu çalışmada yeni
yoksulluk olgusu; yoksulluğun, yoksunluğun ve dışlanmanın yapısal kaynaklarını ve
unsurlarını da öne çıkaran sosyal dışlanma yaklaşımıyla ilişkisel bir bağlamda
tartışılmaktadır. Sosyal dışlanma yaklaşımı bağlamında, bireyi suça yönelten, suçu ve sapkın
eylemi besleyen toplumsal ve sosyo-ekonomik yapısal unsurlara dikkat çekilmektedir.
Yaşanan sosyo-ekonomik sürecin bir sonucu olarak gittikçe yoğunlaşan, derinleşen,
yaygınlaşan ve kalıcı bir nitelik kazanan yoksulluk, yoksullar açısından; dışlanma,
damgalanma ve marjinalleşme gibi sonuçlar üretmektedir. Sözü edilen sonuçları
yaşantılarında deneyimleyen kesimlerden biri de hükümlülerdir. Bu nedenle bu çalışmada,
yoksulluğun yeni durumu ile dışlanma, damgalanma ve marjinalleşme süreci arasındaki
bağlantılar hükümlülük ekseninde ilişkilendirilerek çözümlenmektedir. Dezavantajlı
olmanın çoklu, derinleşmiş ve yoğunlaşmış hali olarak hükümlülük; yoksulluk ve dışlanma
olgularının beslendiği yapısal zemini, bu zeminle etkileşiminden dolayı suçla bağlantılı hale
gelen bireylerin ve grupların özgül konumunu ve bu konumun, yoksulluk ve dışlanma
sürecini yeniden üreten yapısal bir unsura nasıl dönüştüğünü kavramaya imkân
tanımaktadır. Bununla birlikte, söz konusu hükümlülük olgusu, Türkiye’de yoksulluğun
aldığı yeni niteliklerle giderek belirginleşmeye başlayan, yeni yoksullar ile potansiyel sınıfaltı arasındaki bağlantıya dikkat çekmemize de imkân vermektedir. Hükümlülük;
yoksulluk, dışlanma ve damgalanma olgularının birbirleriyle olan karşılıklı ilişkisi içinde
birçok unsuru barındıran, çok yönlü dışlanma ve yoksunlukları yeniden üreten bir unsur
olarak belirmektedir. |
---|---|
ISSN: | 1300-4921 2458-908X |