DOĞA BİLİMLERİ VE HERMENEUTİK YORUM

Doğa bilimleri ve insan bilimleri iki farklı bilimsel kültür olarak kabul edilir. Oysa bu farklılığın, uzlaşmaz bir ayrılık olmadığı söylenebilir. Doğa bilimleri, bir insan etkinliğinin başarısıdır ve insanın yaşamında kökenini bulur. Bilim insanın yaşamsal bir ilgisi vardır. Bu ilgi sayesinde, doğa...

Full description

Saved in:
Bibliographic Details
Main Author: Erdal İsbir
Format: Article
Language:English
Published: Türk Felsefe Derneği 2022-07-01
Series:Felsefe Dünyası
Subjects:
Online Access:https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/2326335
Tags: Add Tag
No Tags, Be the first to tag this record!
Description
Summary:Doğa bilimleri ve insan bilimleri iki farklı bilimsel kültür olarak kabul edilir. Oysa bu farklılığın, uzlaşmaz bir ayrılık olmadığı söylenebilir. Doğa bilimleri, bir insan etkinliğinin başarısıdır ve insanın yaşamında kökenini bulur. Bilim insanın yaşamsal bir ilgisi vardır. Bu ilgi sayesinde, doğal bir olgu, bilimsel bir teorinin konusu olur. Bu doğal olanın insansal olmasıdır ve tarihsellik, dilsellik kategorileri olmaksızın açıklanamaz. Bu kategoriler, yaşam kavramını akla getirir. Yaşam kavramının, yorum ve anlama sorunuyla ilgisi düşünüldüğünde, doğa bilimlerinin de hermeneutikten uzak bir yapıya sahip olmadığı görülür. Doğa bilim araştırmaları ve teorileri, doğanın bir yorumu olarak kabul edilebilir mi? Bu kabul edildiğinde, böylesi yorumların nasıl bir hermeneutik çerçevesi vardır? Bir bilim insanına Galileocu ya da Newtoncu denmesini sağlayan koşullar nelerdir? Bu çalışma, bu sorular çerçevesinde, doğa bilimsel teorinin hermeneutik yönlerini ortaya koymaya amaçlamaktadır. Doğa bilimsel teoriler, doğanın yorumu olarak kabul edilir. Bunu temel alan inceleme, “doğanın yorumu” olma halinin nasıl hermeneutik bir boyuta sahip olduğunu tartışmaktadır.
ISSN:1301-0875