Selefîlerin Hanefî Akâidini Tahrifi ve Yeniden İnşası: Humeyyis’in el-Fıkhü’l-ekber Şerhleri
Hanefî-Mâtürîdî çevrenin itikadî alanda Ebû Hanîfe’ye nispet ettiği eserler arasında yer alan el-Fıkhü’l-ekber metinleri üzerine son dönemde ciddi tartışmalar yürütülmüştür. Batılı müsteşriklerin yanı sıra İslâm düşünce ekollerinden bazıları ve bir kısım modern dönem araştırmacıları, söz konusu eser...
Saved in:
Main Author: | |
---|---|
Format: | Article |
Language: | English |
Published: |
Çorum Çağrı Eğitim Vakfı
2024-11-01
|
Series: | İslami İlimler Dergisi |
Subjects: | |
Online Access: | https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/4103895 |
Tags: |
Add Tag
No Tags, Be the first to tag this record!
|
Summary: | Hanefî-Mâtürîdî çevrenin itikadî alanda Ebû Hanîfe’ye nispet ettiği eserler arasında yer alan el-Fıkhü’l-ekber metinleri üzerine son dönemde ciddi tartışmalar yürütülmüştür. Batılı müsteşriklerin yanı sıra İslâm düşünce ekollerinden bazıları ve bir kısım modern dönem araştırmacıları, söz konusu eserlerin Ebû Hanîfe’ye (öl. 150/767) aidiyetini ve muhtevasının ne derece onun görüşlerini yansıttığını sorgulamıştır. Bu sorgulamanın içinde yer alan ekollerden biri olan Selefîlik, modern dönemde İmâm Tahâvî’nin (öl. 321/933) el-Akîde metni üzerine müstakil bir şerh literatürü oluşturarak Hanefî akîdesini tahrif ve yeniden inşa süreci içerisine girmiştir. Selefî anlayışa mensup bir âlim olarak tanınan İbn Ebi’l-‘İzz’in (öl. 792/1390), Tahâvî’nin el-Akîde’si üzerine bir şerh kaleme alması, modern dönemde yazılan Selefî şerhlerin öncüsü olmuştur. Ancak Ebû Hanîfe’ye doğrudan nispet edilen akâid metinleri üzerine Humeyyis’in kaleme aldığı eser dışında Selefî yönelime sahip bir şerh çalışması bulunmamaktadır. Derin görüş ayrılıkları barındırması açısından Hanefî akâid metinlerinin Selefîlik bakış açısıyla şerh edilmesi dikkate değer bir konudur. Bu makalede Humeyyis’in el-Fıkhü’l-ekber metinlerinin mevsûkiyetine dair değerlendirmeleri, Ebû Hanîfe’ye nispet ettiği itikadî görüşler, Mâtürîdî kelâmına yönelik bazı eleştirileri ve Ebû Hanîfe’nin kelâm ilmine bakışı incelenmeye alınmıştır. Humeyyis, kaleme aldığı şerhler vasıtasıyla el-Fıkhü’l-ekber metinlerinin hadis ilmi kriterlerine göre güvenilir bir rivayet zincirine sahip olmadığını, metinlere ilk râvîler ve kelâmcılar tarafından eklemeler yapıldığını ve Ebû Hanîfe’nin kelâm ilminden yüz çevirerek çevresine bu ilmin öğrenilmesini yasakladığını iddia etmektedir. Bu çalışmada Humeyyis’in iddialarının tutarlı bir görüntü arz etmediği gösterilmeye çalışılmıştır. Ayrıca kula vacip olan ilk şey, subûtî ve haberî sıfatlar, iman ve rü’yetullah gibi meselelerde Humeyyis’in el-Fıkhü’l-ekber metinlerini çoğunlukla mana yönüyle tahrif ettiği ve Vehhâbî/Selefî görüşlere uymayan kısımların metne sonradan eklendiğini savunduğu görülmüştür. Sonuç olarak Ehl-i Hadîs, İbn Teymiyye (öl. 728/1328) ve Muhammed b. Abdülvehhâb’dan (öl. 1206/1792) beslenen çağdaş bir Selefî olarak Humeyyis’in, Ehl-i Rey temelli akîde metinlerini izah etme konusunda zorlandığı ve yetersiz kaldığı tespit edilmiştir. |
---|---|
ISSN: | 1306-7044 |