İran İslam Cumhuriyetinin Hükümet Sistemi
Anayasal demokrasi açısından 1979 devriminden sonra bazı değişimler gerçekleşmiştir. Pehlevi monarşisindeki krala ait yetkiler devrimden sonra İslam Cumhuriyetinde Lidere (Vilayet-i Fakih) devredildi. Anayasada Cumhurbaşkanı yürütmenin başı olarak tanınsa da görev ve yetkilerine esasen, Lider gerçek...
Saved in:
Main Author: | |
---|---|
Format: | Article |
Language: | English |
Published: |
Mehmet Akif Ersoy University
2015-06-01
|
Series: | Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi |
Subjects: | |
Online Access: | https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/181870 |
Tags: |
Add Tag
No Tags, Be the first to tag this record!
|
Summary: | Anayasal demokrasi açısından 1979 devriminden sonra bazı değişimler gerçekleşmiştir. Pehlevi monarşisindeki krala ait yetkiler devrimden sonra İslam Cumhuriyetinde Lidere (Vilayet-i Fakih) devredildi. Anayasada Cumhurbaşkanı yürütmenin başı olarak tanınsa da görev ve yetkilerine esasen, Lider gerçek anlamda bu organın başında yer almakta ve kuvvetlerin yürütmede birleşmesi otoriter sisteme, bir başka deyişle, teokrasi monarşisine yol açmıştır. İslam Cumhuriyetinde temsili rejimin belirgin unsuru olan yasama meclisinin ortadan kaldırılmasına gerek duyulmamıştır. Fakat yasama meclisi, tamamen yürütmeye ve onun başında olan Lidere bağlı olmaktadır. Anayasasındaki kuvvetler ayrılığı ilkesine dayalı bazı kurumların varlığı, aslında Liderin (Vilayet-i Fakih) iktidarını güçlendirerek, otoriter sistemi meşrulaştırmaktadır. İran hem sosyo-ekonomik eşitsizlikler hem de, yakın tarihinde yaşadığı krallık monarşisi deneyimleriyle yaşayan bir ülkedir. Başkanlık sistemi böyle bir ülkeye pek uygun değildir. Parlamenter sistemler başkanlık sistemine oranla daha uzlaşmacı ve koalisyonlara açık bir yapıya sahiptir. |
---|---|
ISSN: | 1309-1387 |