Kemik yapımını artıran uygulamalar: derleme

Kemik dokusu yaşam boyunca yeniden şekillenerek sürekli olarak kendini onarır ve yeniler. Kemiğin yeniden şekillenmesinde osteoprogenitör hücreler, osteoblastlar, osteoklastlar ve osteositler görev alır. Kemiğin yeniden şekillenme süreci, dolaşımdaki çeşitli hormonlar ve diğer lokal düzenleyici fakt...

Full description

Saved in:
Bibliographic Details
Main Authors: Işıl Karapınar, Altan Doğan
Format: Article
Language:English
Published: Gazi University 2025-01-01
Series:Acta Odontologica Turcica
Subjects:
Online Access:https://dergipark.org.tr/en/pub/gaziaot/issue/89830/1324427
Tags: Add Tag
No Tags, Be the first to tag this record!
Description
Summary:Kemik dokusu yaşam boyunca yeniden şekillenerek sürekli olarak kendini onarır ve yeniler. Kemiğin yeniden şekillenmesinde osteoprogenitör hücreler, osteoblastlar, osteoklastlar ve osteositler görev alır. Kemiğin yeniden şekillenme süreci, dolaşımdaki çeşitli hormonlar ve diğer lokal düzenleyici faktörler tarafından düzenlenir. Travma, kalıtsal eksiklikler ve patojeniteler kemik kaybına neden olabilmektedir. Klinik pratikte ise var olan kemik kaybını onarmak ya da rejenerasyonunu sağlamak oldukça zorlayıcı bir durumdur. “Doku mühendisliği” kavramının ortaya konulmasından bu yana son 25 yıldır kemik doku rejenerasyonu için stratejiler sürekli olarak gelişmektedir. Doku mühendisliğinde kemik yapımını desteklemek amacıyla çeşitli taşıyıcı iskele sistemleri, osteojenik özelliğe sahip mezenkimal kök hücreler ve osteoindüktif özellikte olan büyüme faktörleri, ilaçlar ve hormonlar araştırma konusu olmuştur. Nanoteknolojinin de rejeneratif mühendislik alanında uygulanmaya başlanması, taşıma sistemlerinin doku rejenerasyonu için gerekli olan biyouyumluluk, kimyasal ve mekanik özelliklerinin gelişmesini sağlarken aynı zamanda osteoindüktif materyallerin ve osteojenik hücrelerin salım konsantrasyonlarının kontrol edilebilmesini sağlamıştır. Bu derleme; kemik rejenerasyonunun artırılmasında osteoindüktif materyallerin güncel literatürler doğrultusunda mekanizmalarını, etkinliklerini ve klinik kullanımdaki yerlerini ortaya koymak ve ileride yapılabilecek çalışmalara ışık tutması amacıyla hazırlanmıştır.
ISSN:2147-690X