United Nations Convention on Law of Sea as a Mixed Treaty of EU: A headache for Turkey?
Avrupa Birliği tarafından akdedilmiş uluslararası anlaşmalar ve andlaşmalar acquis communautaire yani AB müktesebatının bir parçasını teşkil etmektedir. AB’nin akdettiği bu anlaşma ve andlaşmalardan doğan yükümlülüklerini yerine getirebilmesi için, üye devletler gerekli tüm tedbirleri almak zorundad...
Saved in:
| Main Author: | |
|---|---|
| Format: | Article |
| Language: | English |
| Published: |
Ankara University
2013-12-01
|
| Series: | Ankara Avrupa Çalışmaları Dergisi |
| Subjects: | |
| Online Access: | https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/847550 |
| Tags: |
Add Tag
No Tags, Be the first to tag this record!
|
| Summary: | Avrupa Birliği tarafından akdedilmiş uluslararası anlaşmalar ve andlaşmalar acquis communautaire yani AB müktesebatının bir parçasını teşkil etmektedir. AB’nin akdettiği bu anlaşma ve andlaşmalardan doğan yükümlülüklerini yerine getirebilmesi için, üye devletler gerekli tüm tedbirleri almak zorundadırlar. Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi BMDHS gibi bazı uluslararası andlaşmalar, AB’nin yetkisinin karmaşık karakteri nedeniyle, hem AB hem de üye devletler tarafından birlikte akdedilmekte, bu nedenle karma andlaşmalar olarak nitelendirilmektedirler. Karma andlaşmalar da AB müktesebatının bir parçasını teşkil etmektedir. AB üyeliğinin gerçekleşebilmesi için, Türkiye gibi aday devletlerin müktesebatı kabul etmeleri gerekmektedir. Ege Denizi’nde, Yunanistan ile Türkiye arasında mevcudiyetini koruyan hukuki uyuşmazlıklar nedeniyle, Türkiye BMDHS’ne taraf olmamış, hatta bu sözleşmenin bazı hükümleri için ısrarlı redci konumuna gelmiştir. AB üyeliği perspektifi, Türkiye’nin müktesebatı tam anlamıyla kabul etmiş sayılması için, BMDHS’ne taraf olma zorunluluğunun olup olmadığı konusunu gündeme getirmektedir |
|---|---|
| ISSN: | 1303-2518 |